Bir üniversite ve Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü iş birliğiyle, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü etkinliği düzenlendi. Etkinliğe, valinin eşi, üniversite rektörü, protokol üyeleri, kadın kooperatif temsilcileri, öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı. Etkinlik, üniversitenin konferans salonunda gerçekleştirildi. Valinin eşi yaptığı konuşmada, kadına yönelik şiddetin en yaygın insan hakları ihlali olduğunu vurguladı ve bu konuda ömür boyu sürecek bir mücadeleye ihtiyaç olduğunu belirtti. Güçlü bir toplumun güçlü bir gelecek için kadınların toplumdaki yerinin önemine değindi. Toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması ve kadınların güçlendirilmesinin önemini dile getirdi.
Kadınların Hakları ve Saygınlığı
Rektör, kadınların saygınlığını ve haklarını korumada herkesin sorumluluğuna dikkat çekti. Daha adil ve huzurlu bir gelecek için bu mücadeleyi hayati önem taşıdığını vurgulayarak, kadınların toplumsal hayatta güçlendirilmesinin ülke için faydalı olacağını belirtti. Etkinliğin düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkür etti. Kadınların eğitim ve istihdama erişiminin artırılması gerektiğini ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması için çalışmaların devam etmesi gerektiğini vurguladı. Toplumsal cinsiyet rollerinin yeniden tanımlanması ve kadınların özgüvenlerinin artırılması için adımlar atılması gerektiğini söyledi. Bu adımların, şiddet mağdurlarına destek sağlamak ve şiddet olaylarının önlenmesine yönelik programlar geliştirmek gibi somut uygulamalarla desteklenmesi gerektiğini dile getirdi.
Şiddetle Mücadele Politikaları
Vali, Türkiye Cumhuriyeti'nin kadına yönelik şiddetle mücadeleyi temel politikası haline getirdiğini vurguladı. 2011 yılında Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın kurulmasının ve 2012 yılında 6284 sayılı kanunun çıkarılmasının bu konudaki önemli adımlar olduğunu belirtti. Bu kanunun, kadın hakları ve ailenin korunması açısından önemli bir kazanım olduğunu dile getirdi. Devletin şiddete karşı yürüttüğü çalışmalardan, destek mekanizmalarından ve yasal düzenlemelerden bahsetti. Kadınların güvenliği ve korunması için yapılacakların önemine değindi ve bu amaçla farklı kurum ve kuruluşlarla işbirliği yapmanın gerekliliğinden bahsetti. Bu mücadeledeki toplumsal desteğin önemini vurguladı.
Seminer ve Sonuçlar
Etkinliğin seminer bölümünde, kadına yönelik şiddetin farklı türleri (fiziksel, psikolojik, cinsel, ekonomik, dijital, flört şiddeti ve ısrarlı takip) ele alındı. Kadına yönelik şiddetin nedenleri ve medyanın şiddeti teşvik etme ve normalleştirme rolü tartışıldı. Ayrıca, yasal düzenlemeler, tedbir kararları, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın çalışmaları, ulusal eylem planları, kurumsal hizmetler ve mağdur destek sistemleri hakkında bilgiler verildi. Seminerde katılımcılara kadınlara yönelik şiddetle mücadelede bireysel ve toplumsal sorumluluklar anlatıldı. Etkinlik, kadın kooperatiflerinin başarı hikayelerinin yer aldığı bir video gösterimi ve temsilcilerine çiçek takdimiyle sona erdi.