İstanbul'un İçme Su Kaynağı Tehdit Altında

Düzce Belediye Başkanı Faruk Özlü, İstanbul'a içme suyu sağlayan Melen Deresi'nin Düzce'nin çeşitli bölgelerinden gelen kanalizasyon atıklarıyla kirletildiğini açıkladı. Özlü, İSKİ'nin bölgeye yapmayı planladığı kanalizasyon yatırımlarını tamamlamadığını ve bu durumun İstanbul'daki 18 milyon insanı doğrudan etkilediğini belirtti. Konuralp bölgesinde yaptığı incelemede, kanalizasyon hatlarından gelen atıkların doğrudan dereye boşaldığını gözlemledi. Bu durumun sadece Konuralp ile sınırlı olmadığını, Kaynaşlı, Cumayeri, Gümüşova ve Yığılca gibi ilçelerin de kanalizasyonlarının Melen Deresi'ne karıştığını vurguladı. Başkan Özlü, durumun acil çözüm gerektirdiğini ve İSKİ'nin sorumluluklarını yerine getirmesi gerektiğini ifade etti. Çevre felaketine dönüşme potansiyeli taşıyan bu durumun, yetkililerin ciddiyetle ele alması gerekiyor.

İSKİ'nin Yatırımları Yetersiz Mi?

İSKİ'nin, Melen Deresi'nin korunması için gerekli yatırımları zamanında ve eksiksiz olarak yapmadığı iddia ediliyor. Faruk Özlü'nün açıklamalarına göre, Düzce'nin çeşitli bölgelerinden gelen kanalizasyon atıkları, İSKİ'nin yetersiz altyapısı nedeniyle dereye karışıyor. Bu durum, İstanbul'un içme suyu kaynaklarının güvenliğini tehlikeye atıyor. Yetkililerin, sorunun çözümü için acil önlemler alması ve İSKİ'nin yatırım planlarını gözden geçirmesi gerekiyor. Çevre koruma ve halk sağlığı açısından büyük önem taşıyan bu konuda kamuoyunun da duyarlı olması önemlidir. Melen Deresi'nin korunması, gelecek nesiller için de büyük bir önem taşımaktadır.

18 Milyon Kişiyi Etkileyen Sorun

Melen Deresi'nin kirletilmesi, sadece Düzce'yi değil, İstanbul'daki 18 milyon insanı da doğrudan etkiliyor. İstanbul'un içme suyu kaynağı olan derenin kirlenmesi, halk sağlığı açısından büyük bir risk oluşturuyor. Faruk Özlü'nün yaptığı açıklamalar, sorunun boyutunu ve acil müdahale ihtiyacını gözler önüne seriyor. Yetkililerin, sorunun çözümü için gerekli adımları hızla atması gerekiyor. Çevre ve halk sağlığı konularında daha dikkatli ve proaktif olunması, bu tarz sorunların önüne geçilmesi için önemlidir. Bu ciddi durum, gerekli önlemlerin bir an önce alınmasını gerektiriyor.
Haber: Tezcan SOLMAZ/DÜZCE, DHA